Cumhuriyet Halk Partisi Kuşadası Kadın Kolları Başkanı Ayşegül Dağlı, bugün CHP Kuşadası İlçe Binasında düzenlemiş olduğu basın açıklamasında, Medeni Kanuna sahip çıkan şu ifadelerde bulundu:
“Bugün 81 il, 973 ilçe kadın kolu başkanımızla iktidarın hedef tahtasına koyduğu Medeni Kanun’a
ilişkin eş zamanlı basın açıklaması yapıyoruz.
Bilindiği gibi Cumhuriyetimizin kuruluşuyla birlikte egemenlik hakkı halka geçmiştir. Bu, çığır açan
bir devrimdir. En büyük ikinci devrim ise eşit yurttaşlık hakkıdır. Eşit yurttaşlık hakkı laik düzen
içinde kurulmuştur. 17 Şubat 1926’da kabul edilen Medeni Kanun, 4 Ekim 1926’da yürürlüğe
girmiştir. Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte eğitimde, toplumsal, kültürel, ekonomik ve siyasal
yaşamda kadınlar ve erkekler eşit haklara sahip olmuştur. Erkeğin çok eşliliği ve tek taraflı
boşanmaya ilişkin düzenlemeler kaldırılarak, evlilikte resmi nikâh zorunluluğu, tek eşle evlilik esası
getirilmiştir. Kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı ve malları üzerinde tasarruf hakkı,
mahkemede tanıklık yapma, eşit miras hakkı tanınarak; kadın-erkek eşit hale getirilmiştir.
Kanunun görüşüldüğü gün, dönemin Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt Meclis’te şunları dile
getirmiştir:
“Türk tarihinin, bendenizin anlayışına göre, en hazin siması Türk kadınıdır. Yen! tasarının aile
teşkilatı ve miras hükümler! şimdiye kadar istenildiği zaman kolundan tutularak bir esir gibi
yerden yere vurulan, fakat ta ezelden hanım olan Türk annesini lâyık olduğu saygın mevkiye
getirecektir.
1926’da çıkarılan Medeni Kanun laikliği esas alır. Din kurallarının değişmezliği vurgulanmış, hukuk
kurallarının !se toplumsal ihtiyaçlara göre değişmek zorunda olduğu belirtilmiştir. Laiklik, 11 yıl
sonra, 5 Şubat 1937’de Anayasa’ya girmiştir.
Türk Medeni Kanunu tarih içinde değişikliğe uğramıştır. Kadınların örgütlü mücadelesi ve azmi
sonucunda 2002 yılında Medeni Kanun daha da güçlendirilmiş, aile hukuku bölümü yeniden
düzenlenmiştir. 1992 yılında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen “evli kadının
çalışabilmesini kocanın rızasına bağlayan madde” Türk Medeni Kanunu’ndan kaldırılmıştır. “Aile
reisliğine” dayanan aile modeli yerine, “eşitlik” ilkesine dayalı aile model getirilmiştir. Eşit mal
paylaşımı ve nafaka ile ilgili gerekli adil düzenlemeler eklenmiştir. Evlenme yaşının, kadın ve erkek
için 18 yaşından gün alma koşuluna bağlandığı yasada, evlilik dışı çocuklar da evlilik içi çocuklarla
eşit haklara sahip olmuştur. “Onur kırıcı davranış” eşler için boşanma nedeni sayılmıştır. Ayrıca
“edinilmiş mallara katılma rejimi”, yasal mal rejimi haline gelmiştir. Böylece, aksine bir sözleşme
yapılmadığı takdirde, eşlerin evlilik birliği içerisinde edindikleri mallara diğer eş ortaktır.
Değerli Basın Mensupları,
Eşitliğe inanmayanların yönettiği ülkemizde, kadının insan hakları ve laiklik büyük tehdit altındadır.
İktidar, durmadan kadınların canları pahasına bedel ödeyerek kazandıkları haklara gözünü
dikmektedir. İstanbul Sözleşmesini fesheden, 6284 no’lu kadını şiddetten koruyan yasayı
budamaya kalkan AKP’nin yeni hedefi; Medeni Kanun’dur. Gelenek haline getirdiği “Torba Yasa”
uygulaması ile biz kadınların haklarını bir torbaya doldurup çöpe atabileceğini sanmaktadır.
Oysaki çok yanılmaktadır.
İktidar, yine algı yönetimi peşindedir.”