Tatil köyleri , oteller denizi parselleyebilir mi?

Tabi ki parselleyemez ama bunun sahada bir uygulaması yok.

Tatil köyleri ve oteller denizi parselleyebiliyor.

Buna kimse itiraz etmiyor, turizmciye bu hak gibi görülüyor.

Ve bütün yaygara halk plajları üzerinden kopartılıyor.

Neymiş efendim,  halk plajları pisliği ile turizme zarar veriyormuş.

Kraliçenin dediği gibi ekmek bulamazsanız pasta yiyin o zaman…

Beach Clup’lara gidin sizde…

Denizi parsellemiş oteller ve tatil köyleri turizme zarar vermiyor, çünkü onlar turizmci…

Turizm kenti Kuşadası’nda turizmcinin tanrılaştırılması ancak bu şekilde ifade edilebilir.

Kimse tatil köylerinin denizi duvarlarla, çitlerle ve tel örgülerle çevirdiği, halkın girişini yasakladığı alanlarla ilgilenmiyor.

Bir belediye başkanı plajları ücretsiz yapmış onu nasıl köşeye sıkıştırabileceği noktasından ilerliyor.

Oysa, sahildeki kıyı işgallerinin tek tek basının gündeminde olması gerekmiyor mu?

Basının asıl görevi halkın izinsiz giremediği plajları ortaya çıkarmak değil mi?

Kuşadası’nda neredeyse halk plajı kalmadı.

Her yer bir kaç otelin ve tatil köyünün ukdesinde.

Şimdi halk plajı kavramı yeniden hatırlanıyor, bunun neresi kötü.

Halk plajları pismiş, kötüymüş bu da turizmciye zarar veriyormuş.

Allah aşkına her turizmcinin, otelcinin neredeyse kendi plajı var.

Kadınlar Denizi plajında her gün izmarit temizleme makinesi çalışıyor ve plajlar tertemiz.

Halk plajları pis demek düpedüz hadsizlik.

Kuşadası’nda bir avuç turizmci yok..

Halk var, halk plajları var… Kötülemeden önce iki kere düşünün.

Halkın giremediği plajları değil, halk plajlarını savunun.

Ha o zaman anlayalım ki, halkın yanındasınız.

Halk mı, yoksa halka sahilleri kapatmış turizmci mi?

Sizin öncelediğiniz, önem verdiğiniz, savunduğunuz hangisi?