Sevgili kadın arkadaşım,

Bana sosyalist hareketin kadın önderlerinden olan Marksist-Leninist Clara Zetkin’den örnekler vererek, ya da onun isminin arkasına sığınarak, kadın hakları dersi vermene gerek yok.

Clara Zetkin’den bu yana neler değişti kadınların yaşamında.

Sömürü değişti mi, sınıfsal ayrılıklara son verildi mi, kadının yönetim kademelerindeki rolü nedir?

Clara Zetkin siyasal yaşamında kadınların oy hakkı için mücadelesini yükseltti.

Oysa, Türkiye’de kadınlar, oy hakkına Cumhuriyet ile birlikte ulaştı.

O nedenle, Avrupa’daki sol sosyalist kadın hareketi ne denli başarılıdır, ne denli değildir, ben ona pratikteki derslerle bakarım.

Ben sizin gibi dogmalarla bakmıyorum hayata.

Daha eleştirel bakabiliyorum.

Bu anlamda Clara Zetkin’i sayarım, severim , gerektiğinde eleştiririm de.

Gerektiğinde gazeteci gibi ortada salınırım da….

Clara Zetkin değilim diye sokağa çıkmayacak değilim.

Kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü nasıl kutlayacağı konusuna gelince, ister pasta keserek kutlarlar, isterlerse de gece yürüyüşüne katılırlar.

İster feminist olurlar, ister Mustafa Kemal Atatürk’ün kadınlarımıza vermiş olduğu hakların farkına varır, onu daha ileriye taşımak için çalışırlar.

İster Clara Zetkin okurlar, ister Rosa Lüksemburg, ister Duygu Asena…

Bu kadının kişisel tercihi.

İster başını örter, eşarp takar, ister başını açar…

Kadın hak ve özgürlükleri çok geniş bir kavram, bu kavramın içini tek bir isim ile Clara Zetkin ile doldurmak, en azından 20. yüzyılın devrimci kadınlarına haksızlık olur.

Kadının kendisi ile barışık olduğu her gün 8 Mart…

8 Mart nedir?

8 Mart tüm dünyada kutlanan uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır.

Yani sizin kendi kişisel, sosyal dünyanızdan ibaret değildir…