Günümüzde turizm sektörü bileşenlerinin başında yiyecek-içecek sektörü geliyor. Gerek konaklama yerlerinde, gerekse dışarıdaki Cafe, Restaurant, Bar, Bistro gibi mekanlarda yenilenler ve içilenler ciddi bir pazar oluşturuyor.

Türsab’ ın Gastronomi Raporu Yabancı turistlerinde 6 Milyar 523 milyon harcama yaptıkları belirtiliyor. Bu da toplam harcamada %19 bir ortalama demektir. Türk turistlerde bu oran %28-30 arasıdır.

Tam burada turistlerin yeme-içmeden beklentisi öne çıkıyor. İşletmelerin, sağlıklı gıda üretimi için gerekli olan hijyen şartlarının (personel hijyeni, ekipman hijyeni, hammadde hijyeni, ortam hijyeni, vb.) belirlenerek, bu şartların sağlanması, üretim ve servis aşamasında tüketici açısından sağlık riski oluşturabilecek nedenlerin belirlenmesi ve bu nedenlerin ortadan kaldırılması temeline dayanan bir ürün güvenilirliği temel beklentidir.

Araştırmalar yiyecek ve içecek markalarının, yemeğin bir destinasyonun ticari markası haline gelerek turistleri nasıl çekebileceğini ve yerel ekonomileri nasıl canlandırabileceğini gösteriyor.

Bu sonuçlara göre Kuşadası’ nda HACCP Hazard Analysis and Critical Control Point – Tehlike Analizleri ve Kritik Kontrol Noktalarına uygun kaç tesis var.

Geçmişte Almanya’nın önde gelen turizm acentelerinden TUI aracılığıyla Antalya’daki beş yıldızlı Rixos Sungate otelinde konaklayan bir grup İngiliz turistin gıda zehirlenmesi nedeniyle hastanelik olmuş, İngiliz Daily Mail gazetesi, söz konusu olayda en az 14 zehirlenme vakası yaşandığını ve 100’den fazla turistin TUI’ye dava açmayı planladığını yazmıştı.

Bu tür durumlar rakip şehirler, ülkeler için de bizi kötülemek fırsat oluşturuluyor.

Bu sebeple, Kuşadası’ndaki yeme-içme sektöründeki markaların ödedikleri paranın karşılığında Kalite, Servis, Temizlik ve Değer olarak karşılığını aldıkları yerleri öne çıkarmak gerekir.

Bazı bölgelerde Beyaz bayrak, Bizim Mutfak, Beyaz zambak gibi uygulamalarla bu tür işletmeler eğitilmekte ve akabinde reklam ile duyurulmaktadır. Gelen turistler Google gibi arama motorlarından bunu görmektedir.

Tüm işletmeler bu uygulamada ödül, sertifika alan yerleri görünce, rekabet edebilmek için onlar da standart uygulamalara geçecektir.

Şimdi Kaymakamlık, Belediye, Ticaret Odası, Esnaf dernekleri bu işe önder olmalı ve Kuşadası halkı ile Kuşadası’na gelen konukların sağlıklı, güvenilir yeme-içe almasını sağlamalıdır.

Bu durumlar sadece yeme-içme sektörünü değil, konaklama sektörünü etkileyeceği için şehrimiz için olumsuz sonuçlara neden olacaktır.

SAĞLIKLI YEME İÇME HERKESİN HAKKIDIR.

Ahmet YILMAZ

Franhcise ve İşletme Danışmanı www.franchisedanismanlik.com.tr Mail: ais.danismanlik@gmail.com