CHP’de süreç ile ilgili endişelerim, kan revan içinde kalınmadan barıştan yana bir yol bulunmasının güç olduğu yönünde..
CHP İzmir İl Kongresinde çıkan arbedeyi, ulusal medyadan gelen son dakika görüntüleri ile takip ettim..
Çarşaf liste ve blok liste tartışmaları sırasında çıkan kavga, niteliksiz siyasetin bir sonucu.
Bu tür şekilsel tartışmaların hiçbir faydasının olmayacağını başından beri yazmıştım…
Yıllardır bu tartışmalar yapılır, ama hiçbir faydası olmaz…
Öte yandan, Aydın’da da hiç olumlu gelişmeler yaşanmıyor..
Son olarak, Aydın milletvekili Süleyman Bülbül’ü, tetikçi medyanın hedef tahtasında gördüm…
Yakın bir zamanda, Kılıçdaroğlu’na biat etmeyen herkes bu hedef tahtasında ismini görebilir.
Ben Kılıçdaroğlu’nun böyle bir şeyi arzu ettiğini hiç sanmıyorum.
Kılıçdaroğlu’na rağmen bir Kılıçdaroğlu seviciliği yapıldığını düşünüyorum.
Neymiş efendim, milletvekillerini Kılıçdaroğlu saptamış, onlar nasıl olur da Kılıçdaroğlu’na karşı çıkarmış..
Daha önce de yazmıştım, bu feodal zihniyet CHP’yi tümüyle aşağıya çekiyor…
Aydın milletvekili Av.Süleyman Bülbül parti için hiç hizmet vermemiş, emek harcamamış ve milletvekilliği için sanki yıllarca mücadele etmemiş gibi…
“Sizi Kılıçdaroğlu milletvekili yaptı, bedelini ödeyin” denilmekte…
Resmen diyet istenmekte…
CHP’de diyet istenmez, diyet verilmez..
CHP’de özgür irade ile aday olunur, özgür irade ile makamlara gelinir…
Diyet isteyen kendisi verebilir, benim bildiğim nitelikli CHP’li diyet vermez…