Kısmet Otel’in yıkımı ile ilgili yorumlara bakıyorum da, otelin kısmetsizliği kimsenin umurunda değil.
Oysa, Kısmet Otel Kuşadası’nın tarihi demek aynı zamanda.
İsmi gibi turizm açısından kısmetli günler geçirmiş, güngörmüş bir yaşam alanıydı.
Son padişah Vahdettin’in torununun çocuğu Hanzade Osmanoğlu Özbaş’a ait olduğu bilinen Kısmet Otel, Ağustos ayında Avcılar İnşaat tarafından satın alınmıştı.
Satın alındıktan sonra, otelin bulunduğu bölgede bir rezidans ve karma bir proje geliştirileceği yönünde açıklamalarla karşılaşmıştık.
Yani, konut furyasının devamı bu bölgede devam edecek.
Kuşadası’nda konuta ihtiyaç var mı?
Lüks konuta ne kadar ihtiyaç var?
Bunların tartışılması gerekiyor.
Kişisel görüşüm, bu bölgede rezidans tarzı konutların pahalı olmaktan başka bir özelliği olmayacağı şeklinde..
Buradan özel kişiler konut satın alabilecek.
Ve imtiyazlı bir yaşam alanı daha yaratılmış olacak.
Kısmet Otel, manzarasının tüm ihtişamına karşın imtiyazlı bir yaşam alanı sayılmazdı.
Hele son dönemde mütevazı bir turistik tesis görünümündeydi.
Bu tür ihtişamlı manzaraya yakışmadığı düşünülebilir. Ancak, Kuşadası için tarihsel bir değeri vardı. Hepimizin anılarında yer etmiş bu alanın yıkılması üzücü.
Şimdi imtiyazlı yaşam alanlarının kapısından hangimiz girebileceğiz?
Bu da ayrı bir soru….Kuşadası mütevazı yaşam alanlarını kaybetmese, korusa çok da büyük değerler elde edebilir.