Yıllar koşuyor, gerçekten de..

Bu sabaha “Günaydın” derken de buna dikkat çekmek istedim.

Tınısı benim için gazete baskı makinalarının sesi olan bir zaman….

Yıllarca bu sesle hem çalıştım, hem de yazı yazdım…

Bu gürültüden de hiç rahatsız olmadım…

6 Mayıs gazetemiz AKTÜEL ADA’nın kuruluş yıldönümü.

Özellikle böyle bir güne denk getirmek istemiştim.

Hem darağacında asılan üç fidan Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın anısına bir fidan olsun istedim AKTÜEL ADA, hem de aklımda çok kolay kalmasını arzu ettim…

Ben zaman içinde, bir midye kabuğunda saklanır gibi gazete sayfalarının arasında sakladım yaşamımı.

Gençliğimin büyük bölümünü gazetemin yaşaması için harcadım.

Üç ay istikrarlı bir şekilde gazete çıkarmanın ne demek olduğunu bilmeyenler, elbette bu dediklerimi anlayamaz.

Hem finansal desteğini sağlayıp, hem de her gün güncel haber üretmek çok zor.

Bugün 6004 ncü sayısını yayınladığımız AKTÜEL ADA benim için midye kabuğunda saklanmış bir inci tanesi kadar değerli…

Belki bizim mücadelemizin 6004 sayı gibi hiç de mütevazi olmayan bir sayıya tekabül etmesi, bizim bununla sık sık övünmememiz durumu basitleştiriyor olabilir..

Ama bu mücadele hiç bir zaman basitleşmedi.

Her sayısında haklı bir kazanımla bu yolculuğu tamamlamaya çalışmanın haklı bir gururu da saklı o midye kabuklarında…

Gazetemiz 6 Mayıs ile bizim için ölümsüzleşti..

Ben Deniz’ler için bir fidan dikmiştim.

Onu her gün korumasam, mücadele etmesem ayıp olurdu…

Bu ayıbı yaşamamak için mücadeleye devam ediyoruz…