Son günlerde ilçemizde yaşandığı iddia edilen bir emlak dolandırıcılığı haberi gündemde yer almakta.

Ancak, bu haberle ilgili iddianameye ulaşmadan, Savcılık mütalaasını görmeden detaylı yorum yapmayı doğru bulmuyorum.

Böyle durumda mağdurların ortaya çıkması beklenir.

Ancak şu ana kadar bir kişi dışında ortaya çıkmış mağdur göremedim.

Yusuf Kalay dışında başka bir isme rastlamadım.

Şüpheliye 2 milyon TL gönderdiğini iddia eden Kalay, 1+1 bir evi satın aldığını söylüyor.

Aynı dairenin başkalarına satıldığını iddia eden mağdur, Savcılığa şikayetçi olmuş.

Şikayet edilen kişi ise ortada yok, telefonlara çıkmıyor.

Fakat dikkatimi çeken konu şu ki, haberlerde konu ile ilgisi olmayan müteahhitler de suçlanmakta.

Kuşadası’nda itibarı olan firmalar da işin içine karıştırılıyor.

Böyle bir ortam var.

Kuşadası’nda zaten durgun olan inşaat sektörünün bu haberlerden olumsuz etkilendiğini söylemeden geçemeyeceğim.

Bir kişinin suçu Kuşadası’nın ayıbı haline dönüştürülüyor.

Buradan ancak şunu tavsiye edebiliriz.

Proje üzerinden ev satışları yapılırken, noterden sözleşmeyle ve tapu aşamasına gelindiğinde ise bizzat tapu üzerinden yapılması, vatandaşların bu tür işlemler yapılmadan ödeme yapmaması gerekmekte.

İnternet üzerinden ev satın almanın ne kadar sıkıntılı olduğunu bir kez daha görmüş olduk.

İnternet dolandırıcılık yapmak isteyenler için en uygun mecra olmadan gerekli önlemler alınmalı. Şu anda en büyük tehlikelerden biri internet üzerinden denetlenemeyen ticari yaşam olarak görülebilir.

Özellikle yurt dışında yaşayan gurbetçi vatandaşlarımıza yönelik kurulan bu türden tuzakların ortadan kaldırılması için gerekli önlemler alınmalı.

Bu önlemler; yukarıda saydığım gibi noterlerden yapılacak sözleşmeler olmadan ödeme yapılmaması ve tapu dairelerinin yabancıları bilgilendirecek özel masalar kurması olarak sıralanabilir…