Ana Sayfa Eğitim, Gündem 31 Mayıs 2024 331 Görüntüleme

KADINA DAİR

Neden gerici kafa yapısı kadını sevmez?
Neden kadın hedeftir?
Neden kadın çalışma hayatında erkekle eşit muamele görmez?
Neden kadına siyasi kurum ve yapılarda farklı davranılır?
Neden kadınlar doğu toplumlarında sürekli ikinci sınıftır?
Neden kadın giyiminden, görünümünden hesap vermek zorundadır?
Neden kadın şiddet görür ve öldürülür?
Neden kadın tanrılar ve dinler tarafından hep kötü işaret edilirler?
Bu yazıyı okuyanlar yukarıdaki soruların cevabını biliyorlar; ancak benim bu sorular için tek bir
yanıtım var:
“KADIN KENDİSİNİ SONRAKİ NESİLE (ÇOCUĞUNA) EN ORGANİK ŞEKİLDE AKTARAN
YEGANE VARLIKTIR”
Bu önermeye biraz açıklık getireyim. Kadın çocuğuyla doğrudan ve organik bağı olan bir varlıktır.
Yaşam deneyimini, kültürünü, kişisel doğrularını, toplumsal ve bireysel rollerindeki görevlerini(!)
doğurganlığının sonucu olarak çocuğuna aktarmak zorunluğunda hisseder. Cemiyet hayatında birey
olan kadının çocuğu da bireydir. Özgür olan kadın çocuğunu da özgür yetiştirmek ister. Değer
gören ve onaylanan kadının çocuğu da kendini değerli hisseder. Ama bu birilerinin hoşuna gitmez.
Kitleleri yönetmek ve sömürü düzeninin devamlılığını kontrol edebilmek için örgütlenmiş toplum
bir tehdittir. Bu sebeple hak isteyen, insanın tabiatının bir parçası olan ve doğuştan gelen özgürlük
isteği, toplumu yöneten erk tarafından baskı altına alınır. Yoksul/emekçi kitlelerin eşit ve paylaşımcı
talepleri asla karşılık görmeyecek ve Emek- Sermaye çelişkisi yöneten sınıfın varlığının koşulu
olarak devam edecektir. Bu düzeni devamlı kılmak ve emekçi halkı kontrol edebilmek için din ve
milliyet argümanları kullanılacaktır. Dünyanın en zengin iş adamlarından İngiliz Baronu Lord Jacob
Rothschild’in (1936-2024) şu sözü tarihte yerini almıştır: “Fakirler bir gün Cennetin olmadığını
öğrenirse, bu dünyayı idare edemeyiz”
İşte bu sebeptendir ki feodal (ataerkil) toplumlar kadının gelişimine ve erkekle eşit olmasına
itiraz edecektir. Eşit hale geldiğinde örgütlü ve bilinçli halk kitleleri oluşacak, koyun sürüsü gibi
güdülemeyecektir. Toplumları en kolay yönetmek için bilinçli ve sistemli olarak cehalet hakim
kılınmalıdır. Kadın erkekten geri kalmalı ve ona hizmet etmelidir. Çalışma hayatında emek gücü
sömürülmelidir. Erkeğini seçme hakkı dahi olmamalı ve babası kimi istiyorsa onunla evlenmelidir.
Özgür olmamalı ve kocasına hesap vermelidir. Giyiminde, kıyafetinde erkeğinin ya da babasının
fikrini sormalıdır. Birçok Arap ülkesinde, Afganistan, Pakistan ve İran’da kadınlar kocası ya da erkek
kardeşleri olmadan sokağa çıkamazlar, araba kullanamazlar (Suudi Arabistan’da 2018’den itibaren
araba sürmeye başladılar) şahitlikleri kabul edilmez, miras hakkından erkek kardeşi ile eşit olarak
yararlanamazlar.
Tarihin ilk dönemlerinde anaerkil, çok eşli toplumsal yapılar var iken, bu dönemin bir evresinde
yapısal değişikliğe uğramıştır ve erkek egemen ataerkil hayata geçiş olmuştur. (Bu konuda
Polonyalı antropolog, bilim insanı Bronislaw Malinowski, Amerikalı antropolog Lewis Henry Morgan
ve Alman sosyalist, filozof, tarihçi ve siyaset bilimci Friedrich Engels’ın bilimsel gözlem ve
çalışmaları incelenebilir)
Miras kavramına dayalı bu değişim sonucunda kadın bireysel varlığını yitirmiş ve erkeğin
boyunduruğu altına girmiştir. (Ataerkil düzene geçiş) Uygarlığın gelişimi ve bilgi çağının sınırsız
gücü sonucunda kadın kendisine ait olan hakları yeniden kazanmış ve büyük bedeller ödemişlerdir.
Bu kapsamda büyük lider Atatürk, Avrupa ülkelerinin bazılarından daha önce (1934 yılında) Türk
kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesini sağlamıştır.
Gerici/yobaz için kadın kışkırtıcı, şeytandır; yeri geldiğinde dövülebilir ve sürekli tahakküm
altında bulundurulmalıdır. Esasında bu bakış açısı, hisleri baskı altında kalmış, duyguları iğdiş
edilmiş edilgin kişiliğin sonradan dışavurum halidir.
Özgür ve bilinç düzeyi yüksek bireylerin yetişmesi için özgür annelerin varlığı gerekir. Özgürlük
yobaz için son derece tehlikeli kavramdır.
Son tahlilde kadın, gerici, dar kafalı ve cemaat içinde varlığını sürdüren (özgür birey için
cemiyet vardır) kendi iradesi olamayan kişiliklerin hedefi olacaktır.
SONER GÜNDÜZ

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Hazır Site web sitesi kurma webmaster By Uzman Tescil