Ana Sayfa Yazarlar 12.08.2024 283 Görüntüleme

Araştırmacı , Yazar

BELEDİYELERİN BORCU YENİ Mİ AKLINIZA GELDİ?

ELEDİYELERİN BORCU YENİ Mİ AKLINIZA GELDİ? Belediyelerin borcu bugünün meselesi değil ki. Geçmişten günümüze hep borç içindeler. Yeni fark etmiş gibi gündeme getirmenin amacı ne? Peki, bu güne kadar neden tahsil etmediniz? Belediyelerin borçlarını yeni mi fark ediyorsunuz? SGK bugüne kadar borcunu istememiş, tahsil etme yoluna gitmemiş! Belediyelerde kulağının üzerine yatmış. Borç gecikme faiziyle birlikte sürekli artmış. SGK talimatı alıp, şimdi harekete geçiyor. Belediyelerden alacağını tahsil etme yoluna gidiyor.

Medyaya düşen haberlere göre, talimat sonrası ilk haciz Mersin Belediyesine gitmişti. Başkan Seçer hesaplarına haciz konduğunu açıkladı. Peşinden Ankara Yenimahalle belediyesine de ihtar gönderildi. CHP li belediyelerin tamamına ihtar gitmiş olmalı. AKP li belediyelere de gitmiş olmalı! Kuşadası Belediyesinin SGK borcu ne kadardır bilmiyorum. Yakındır kapıya dayanmaları. Türkiye’de, beldeleri de dahil edersek, yaklaşık 1400 belediye var. Bir ikisi hariç hepsi borçlu.

Belediyelerimizin toplam borcu 56 milyar lira. Bu rakama gecikme faizi dahil mi? Belli değil. (Aslında rakamda net değil. 80 milyar diyen de var.) Tahsil edilemeyen vergilerin toplamının ise 1 trilyon 141 milyar lira olduğu konuşuluyor. Tıpkı SGK gibi, Maliye Bakanlığının müfettişleri, vergi denetim elemanları da bu büyük paranın tahsilini gerçekleştirememiş. Sormak lazım, elinizi kolunuzu bağlayan mı vardı? Ne âlâ memleket değil mi?

Belediyelerin toplam borcu; tahakkuk ettiği halde toplanamayan vergilerin % 5’i bile değil. % 95 i bırakıp, % 5 in derdine düşmek yada dikkatleri belediyelerin üzerine çekmek düşündürücü. Haa, bu arada; tahsil edilemeyen 1 trilyon 141 milyarlık vergilerin içinde affedilen vergi borçları da var! Belediyelere sıra gelene kadar, vergilerin neden tahsil edilmediğini, neden affedildiğini bir yetkili çıkıp şu millete bir açıklasa da öğrensek. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası da 31 Aralık 2023 tarihinde sona eren 92. Hesap Dönemi Bilançosu’nda 818,2 milyar TL zarar açıklamıştı. Bütün belediyelerin borcu bu paranın % 7 si. Merkez bankasının 818.2 milyar zararı Çağın buluşu olarak övündükleri Kur Korumalı Mevduat hesabının da etkisiyle oluşmuştu. Önce bunun hesabı verilmeli.

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Hiç vergi vermeyen, ülkenin devasa şirketlerinin isimleri internet ortamında dolaşıyor. Nedir bunların ayrıcalıkları? Bunlara neden göz yumuldu?

Son dönemde yaşadığımız ekonomik krizinde etkisiyle, belediye gelirleri yüzde 25/30 civarında bir artış kaydederken, giderlerin yüzde 100 ün çok üzerinde arttığını görüyoruz. Bu durum, ister istemez hizmetlerin aksamasına neden oluyor.

Son bir kaç yıldır belediyelerin borçları, ekonomik krizler nedeniyle büyük oranda arttı. Şimdi birde borç tahsil etme gayretiyle tepelerine çökmenin ne gereği var. Zaten faiz uygulanıyor. Taksit taksit tahsil edilemez mi? Kent yönetiminde önemli bir role sahip olan, görev ve sorumluluk alanı her geçen gün genişleyen belediye yönetimlerinin üstlendikleri hizmetleri etkin bir şekilde yerine getirebilmeleri için, görevleriyle orantılı gelir kaynaklarına ve mali açıdan özerk bir yapıya kavuşturulmaları büyük önem arz ediyor.

Belediyelerimizi borç yükünden nasıl kurtarırız?. Hangi yasal düzenlemelerle belediye gelirlerini artırırız? Hizmet kalitesini nasıl yükseltiriz? gibi sorulara yanıt aramak yerine, borçları nasıl tahsil ederiz yaklaşımı biraz insafsızlık. “Tencere dibin kara, seninki benden kara” misali Parti gözetmeksizin hepsi borçlu. Çıkarılan yasalarla; belediye gelir ve yetkilerini kısıtlayacaksınız , Yeni bir torba yasa ile, atık su ve katı atık tesislerinin Kültür ve Turizm Bakanlığına devrini gündeme getireceksiniz. Bunlar yetmez gibi alacak tahsilatı için sıkıştıracaksınız. Belediye borçları kısa, orta ve uzun vadeli olarak üçe ayrılıyor. Buna da bakmak lazım. Borcunu gününde ödeyip, çarkı döndürebiliyorsa sorun yok ki. Belediyelerin gelir kalemleri 2464 sayili kanun ile belirlenmiş. Belediyeler kendilerine verilen görevleri yerine getirmek için öz gelirlere gerek duyuyorlar.

Belediyelerin öz gelirleri içinde en istikrarlı gelir kalemi emlak vergisi. Emlak vergisi ilgili belediyelerce tarh, tahakkuk ve tahsil edilen vergilerdendir. Gelir kalemleri arasında; harçlar, vergiler, su paraları ve kiralar önemli bir yer tutuyor. Bu kalemler yeterli gelmediği için neredeyse tüm belediyelerimiz büyük borç yükü altında.

Belediyelerin gelirleri ve harcamaları sayıştay tarafından düzenli olarak denetleniyor. Devletin belediye gelir ve yetkilerini kısıtlamak yerine bazı vergilerden pay vermesi gerekiyor ki vatandaşa doğru düzgün hizmet sağlanabilsin. Senin belediyen, benim belediyem yok. Hepsi bizim belediyelerimiz.

İsrafta ve şatafatta sınır tanımayan belediyeler neden uyarılmadı? Neden müdahale edilmedi? Çarşaf çarşaf borç listeleri duvarlara asılmasa milletin haberi bile olmayacaktı. Sayıştay görmedi mi bunları? Maliye bakanlığına rapor etmedi mi? Mutlaka rapor etmiştir. O halde, neden vaktinde gereği yapılmadı?

İlyas Erbay

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Hazır Site web sitesi kurma webmaster By Uzman Tescil