Geçtiğimiz hafta; Kuşadası Halk Plajlarında çalışan bir personelin şemsiye altına konulan eşyaları kaldırmasına tepki gösteren bir grup, personeli sosyal medyada linç ederek, kamuoyu oluşturmaya, halk plajlarında mafya var iddiasında bulunmaya yeltendi.

Oysa, şöyle bir gerçek var. Şemsiye altları vatandaşlar tarafından rezerve ediliyor... Böyle bir REZERVE uygulaması yok ve olmamalı da…Kimse, ücretsiz şemsiyeleri rezerve etme hakkına sahip değil. Bu konuda siteler bile duyurular yapıyor, sakinlerini uyarıyor...Ücretsiz diye kimse bir başkasının hakkına el atamaz, atmamalı…

Çalışan, gariban bir personel üzerinden “mafya var”, çağrısında bulunanlar, mafyayı başka yerlerde aramalı.

Kaldı ki, etrafımızda yok da değil…

Halk plajlarındaki uygulamayı beğenmiyorsanız, Milli Park’a gideceksiniz.

600 TL şemsiye ücreti verip, mafyasız bir tatil yapacaksınız…

İnsanları sosyal medyadan linç etmek kolay gibi görünse de, bunun vicdani bir sorumluluğu da olmalı.

Kuşadası Belediyesi’nin işlettiği plajlarda iyi niyetle halka hizmet veriliyor.

Siz, havlunuzu attığınız için kimseyle kavga etmek zorunda kalmıyorsunuz.

Oysa bazı yerlerde havlunuzu atmanız bile plajda arbede çıkmasına neden olabiliyor.

Özetle, halk plajlarını ve belediyeyi kötüleyerek, halkçı olamazsınız.

Kuşadası Belediyesi tarafından işletilen halk plajlarında huzursuzluk çıkarmak belki de en kolayı.

Bence siz gidin 600 TL şemsiye kiralanan yerlerde huzursuzluk çıkarın, tabi kolaysa?

Sıcağın altında evine ekmek getirmek için çalışan insanlar, mafya olamaz.

Mafya kavramının içini boşaltmayın, bence.

Kuşadası halk plajlarında mafya yok, halk var…