Dün geceki demokrasi yürüyüşünden bazı notları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Yürüyüşün güvenliği adına çok sayıda polis görev yaptı.

Amirinden memuruna, yürüyüşün başından sonuna kadar teşkilat olarak alarmda bir görüntü sergilediler.

Polis ile taşkınlık yaşanmaması oldukça önemliydi, bu durum Kuşadası’na yakışan bir fotoğraf verdi.

İşyerleri ve halk yürüyüşü bulunduğu yerden vermiş olduğu alkışlar ile destekledi.

Yürüyüşün başında her zaman olduğu gibi Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ve CHP Kuşadası İlçe Başkanı Mehmet Gürbilek vardı.

Yürüyüşe katılan STK’ların ismi okundu, bu değerliydi.

Öte yandan, yürüyüşün en önemli kritik noktası hiçbir yasa dışı sloganın atılmaması ve yine sadece Türk bayraklarının olmasıydı.

Provokasyon yaşanmaması için gerekli önlemler alınmıştı.

Yürüyüşte daha önce CHP kadrolarında görev yapmış kişiler de vardı, yeni üye olanlar da, partiye geçtiğimiz günlerde kaydolan Kuşadası eski Kaymakamı Muammer Aksoy da CHP parti binasının önündeydi.

Demokrasi yürüyüşünün hiçbir vandallığa izin vermeden belirli bir olgunlukla gerçekleşmesi demokrasimiz açısından bir gelişme..

Haklı olunan bir davada haksız duruma düşülmemesi konusunda aktivistler uyarılmış.

Öte yandan, yargısız infaza çanak tutan İHA, DHA gibi haber kanallarının boykot edilmesinin sonuçlarının olumlu olacağını düşünüyorum. Ben 10 yıldır İHA ve 30 yıldır da DHA abonesi değilim..Kendi haberimi kendim üretirim. Bu haber kanallarının yürüyüşteki kişileri polis düşmanı olarak göstermesi affedilir gibi değil.

CHP hem para ödeyip, hem de darbe yediği bu türden haber kanallarını beslemekten vazgeçmekle doğru yapıyor.

Demokrasi, demokrasi ama bu kadar da değil…