Ana Sayfa Yazarlar 19.06.2025 69 Görüntüleme

Şair , Yazar

İnsan İlişkilerindeki Değişimin Diyalektiği. (4)

İnsanlar arasındaki ilişkinin biçim ve mahiyeti toplumun sahip olduğu üretim tarzı ile doğrudan bağlantılıdır. Üretim araçlarının niteliği, bu araçlar üzerindeki mülkiyetin şekli insanlar arasındaki ilişkinin düzey ve niteliğini de belirler. Üretim araçlarına sahip olanlar ile sahip olmayanların toplumsal düzlemdeki konumlanışları, üretimden aldıkları pay ve üretim sürecindeki yer ve payları sonuç olarak insanlar ve insan gurupları arasındaki ilişkiyi belirler. Bu bakımdan ele alındığında bütün insanlık tarihi boyunca ( avcı toplayıcı – sınıfların olmadığı dönem hariç ) toplumların tümü hastalıklı ve genel olarak kaotik, mutsuz ve sorunlu bir yaşamın sahibidir.

Kuşkusuz tarihsel süreçlerin üretim ilişkileri merkez alınarak ( üretim ilişkilerinin anlamının günün sonunda sınıflar ve daha spesifik olarak insanlar arasındaki ilişki olduğunu belirtelim) tasnifi ve adlandırılması hastalıklı toplumlar tarihi gerçeğini ortadan kaldırmaz. Köleci toplumdaki efendiler ve köle emeği ve kölenin bizzat üretim aracı olması gerçeği ile feodal dönem boyunca gelişen senyör ve serf arasındaki angarya, ürün rant, toprak rant ve para rant gibi rantlar üzerinde gelişen ilişkiler gerçeği ve gerekse kapitalist üretim tarzında gelişen burjuvazi ile işçi emekçi sınıflar arasındaki emek sömürüsü üzerinde gelişen ilişki türümüzün yaşamında mutluluğa yol açan ilişki biçimleri olmaktan uzaktır. Neden ? Tüm bu üretim biçim ve ilişkileri nihayetinde türümüzün içinden geldiği tüm canlılar aleminin tabi olduğu orman yasasının belirleyiciliğinde olmasından dolayı mutlu bir toplum yaşamına yol açamazdı. Güçlünün borusunun öttüğü, güçlünün güçsüzü yuttuğu düzlem var olduğu sürece;

a) İnsan türü içinden geldiği primatlar düzleminden çıkmış sayılamaz.

b) İnsan türü huzurlu ve mutlu bir yaşamın sahibi olamaz.

c) İnsanlaşma süreci tamamlanmış sayılamaz. Bugün dünyadaki duruma bakınca orman yasasının nasıl yaşanmakta olduğunu çok açık olarak görüyoruz.

Örneğin belli başlı emperyalist ülkelerin dünyada at oynattığına ve pek çok güçsüz toplum ve topluluğun ayak altında ezildiğine tanıklık ediyoruz. Orman yasası sürdükçe insanlaşmanın ileriye ve iyileşmeye doğru yol alması, insanların yaşamdan keyif alması, anlamlı bir yaşamın sahibi olması, çevresine ve konumuna güven duyması, çevresini ve toplumu sevmesi, bunalımsız ve sevinçli bir anlamlı yaşamın sahibi olması imkansızdır. Kaostan Çıkış ve Sağlıklı Topluma Giden Yol adlı kitabımda insanlık ailesinin İNSAN YASASI’nı geliştirmesi gerektiğini belirtip, ayrıntılı olarak bunun nasıl olabileceğini izah etmeye çalıştım.

Doğan Karaağaç

19 Haziran 2025

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

İlginizi çekebilir

HAZAN VE GÖZLERİN HASRETİ

HAZAN VE GÖZLERİN HASRETİ

Hazır Site web sitesi kurma webmaster By Uzman Tescil