34 yaşında bir vatandaş olarak benim gördüğüm en ağır ekonomik krizi yaşamaktayız. Alım gücümüz yerlerde , 4 kişilik bir aile evine 30 bin TL sokamıyor ise yoksul. Örneğin bir haftadır sosyal medya gündeminden değişmeyen yegane şey kuru soğanın kilosunun 30 TL olması. Tablo bu.

Bu vaziyet içerisinde de tarihimizin en kritik seçimlerinden birine 40 günden az bir zaman kaldı. Bu krizin ve yönetim zafiyetinin (2 ay önceki büyük depremde yaşadıklarımız hala aklımızda) son bulması adına en büyük beklenti tabii ki değişim. Burada bu değişiklik arayışı içinde en büyük beklenti tabii ki ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi’nden.

Cumhuriyet Halk Partisi bu kez içerisinde yaşadığı kısır çekişmelerle bu dönemi kaybetmemeli , bu lüksü yok. Parti içi demokrasi ivedilikle sağlanmalı , en çok çalışanın hakkı verilmeli ve paraşüt adaylarla uzun zamandır parti için çalışan emekçi adaylar partiye küstürülmemeli. Yani hakkaniyetli listeler hazırlanmalı. Parti tabanının ,halkın rahatsızlıklarına bir an önce kulak verilmeli.

Yani şahsi fikrim CHP’nin iktidar olup olmaması sandıkların kurulmasına ve demokrasinin parti içine getirilmesine bağlı. Kontenjanların da o kentlerin içinden halkta karşılığı olan ve parti ideolojisine bağlı insanlar için kullanılmasıdır. Partinin taşıyacağı insanlar değil de partiye oy kazandıracak insanların tercih edilmesi gerekir diye düşünüyorum.

Sizler neler düşünürsünüz bilemem ama bu ülkenin ve vatandaşının bir 5 sene daha maddi ve manevi gücünün kalmadığını ve değişiklik ihtiyacı olduğu kanısındayım. Yani benim cevabım sahada çalışan aday adayı kazansın. Bu seçim muhalefetin en büyük şansı olduğu seçim. Umarım kısır çekişmeler içinde bu şans ve bir 5 sene daha heba olmaz.