Ana Sayfa Yazarlar 24.05.2023 624 Görüntüleme

1985 yılında Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Lisans, 1989 yılı Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Lisans mezunu. Konya, Hakkari, Safranbolu Devlet Hastanelerinde Diyetisyen olarak çalışıp, 2005 yılında emekli oldu.

GİNG – ANTIAGİNG VE JONATHAN LİVİNGSTONE

Özgürlük hakkında okuduğum en güzel kitaplardan biridir Martı. Jonathan Livingstone da bu kitabın kahramanı olan martısı. Yazarının pilot olması, uçmak ve özgürlük mevhumunun, çok güzel betimlenmesini sağlamış. Jonathan gerçek özgürlüğün, kendi sınırlarını aşmakla mümkün olabileceğini gösteriyor. İnsan özgürlüğüne düşkün bir canlı olduğunu, doğduğunun ilk günlerinde bile belli eder. Kundaklanan bebekler kundak çözüldüğünde gerinip, bacak ve kollarını sallamaya başlar.Aynı hareketlenmeyi, kıyafetlerini çıkarınca da tekrarlar. Hatta çıplak bebekler bariz bir neşe duygusuyla dolup, etrafına gülücükler saçar. Kendisinin, giysileriyle bile sınırlanmasından hoşnut olmaz. Kışi ömrü boyunca, sınırlanma durumuyla ilgili mücadelesini, ergenlik döneminde en üst seviyede olmak üzere verir.

Aging yaşlanma, antiagingse yaşlanma karşıtı demek. Agingi hızlandıran etmenleri bildiğimizde, antiaging için ne yapmamız gerektiği gün ışığı gibi çıkar ortaya, görmemenin imkanı kalmaz. Yaşlanmayı hızlandıran etmenlerde, başı alkol ve sigara çeker. Hangisi daha zararlı derseniz, doğrusu karar vermek bana zor gelir. Her ikisi de damarları doldur. Sigarada, hedef tahtasının, oniki bölümünde akciğer ve mide, alkolde, hedef tahtasının, oniki bölümünde mide ve karaciğer yer alır. Diğer organlar, onikinin etrafında dağılarak pozisyonlarını alır. Aslında keyif verici yiyecek ve içeceklerin hepsi maalesef bu kategoridedir. Şekerli tatlılar, bilumum hamur işleri, abur cubur gıdalar. Her türlü bisküviler, çikolatalar, pastalar, börekler, baklavalar, cipsler, meşrubatlar, gazozlar, kolalı içecek ve meyve suları. Şeker en çok kullanılan rafine gıda… O vücudumuzda yapışkan bir maddeye dönüşüyor. Bir nevi ağdalaşıyor diyebiliriz. Oluşan bu ağdalaşmış madde, önüne gelen yeri yapışıp bozmakta, sınır tanımayan edepsiz birşey. Kolojeni bozuyor, damarları tıkıyor, insülin direnci yapıyor falan falan falan derken yaşlandırıp hızla ihtiyarlaştırıyor. Hızlı yaşlanmayı sağlayan bir diğer etmense hareketsiz yaşam oluyor. Hareketsizlik kemik erimesine bile katkıda bulunan bir etmen. Bir nevi vücudun her yeri paslanıyor diyebiliriz. İşleyen demir paslanmaz misali.

Aging yapan bir başka neden vücudun sıvı miktarını eksik bırakmaktır. Su ve elektrolitler ( sodyum, potasyum ) vücudun tüm sisteminin işleyişinde olmazsa olmazımız. Su hayattır sloganı boşa söylenmiş değil elbette. İnsan vücudunda su miktarı yaş ilerledikçe düşer. En yüksek oranda bebekken bulunur. Öyle ki, neredeyse, sebzelerdeki su miktarıyla aynıdır bebeklerin vücudunun su içeriği. Bu nedenle bebekler susuz kalınca, hemen solar. Vücudun su oranı düştüğünde, vücudumuz da yavaş yavaş kurur. Kuruyan sistemler iyi çalışamaz. Sindirim sistemi, boşaltım sistemi, kalp damar sistemi hepsinin çalışması bozulmaya başlar. Kuruyan tüm bu sistemlerin içinde ilginçtir ki göz de var. Gözün sıvı dengesi öylesine önemli ki, bence katarakt olmada bile etkili, ama tabii bu benim çıkarımım ! En iyi ve doğru bilgileri işin erbabından alabiliriz. Perşembe günü saat onikide Prof.Dr. Koray Gümüş kuru göz sorununu Çağla ile Yeni Bir Gün programında anlatacak. Ben izleyeceğim.Bu vesileyle, bir sonraki yazımı göz sağlığında beslenme konusuna ayırmalıyım diye düşündüm.

Agingi hızlandıran tüm bu etmenlerden uzak durmak, insana, özgürlüğünün sınırlanması gibi gelebilir, ancak yetkin bir martı olarak yaşayabilmek, emek istiyor. Emek olmadan ekmek olmaz diye güzel bir atasözümüz var. Bu söz vücudumuz içinde son derece geçerli bir söz. Hayatımız boyunca vücudumuza yaptığımız emekler neticesinde konforlu, dinç bir yaşlılık mükafatını elde ederken, Jonathan Livingstone gibi özgürce uçmaya devam edebiliriz.

Sevgilerimle,

Dyt. Güner Erbay

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Hazır Site web sitesi kurma webmaster By Uzman Tescil