Bundan tam 75 yıl önce İsrail diye bir devlet yoktu. Almanya’da Nazilerin aşağılık bir ırk olarak gördükleri yahudileri toplayıp kamplarda öldürmesi hümanist dünyada bir kollektif acıma duygusu yaratmıştı. Bu genel duyguyu da arkasına alan bir kısım yahudi Ahit’te- Tevrat’ta zikredilen ve vaad edilen Kenan diyarına ( Filistin) gelip orayı yurt edinmeyi planladı. Çekoslovakya , Macaristan, Romanya’daki yahudiler başta ve ilkin olmak üzere Dünya’nın hemen her yerinden yahudiler Filistin ülkesine gelerek yığılmaya ve yerleşmeye başladılar. Bu örgütlü yahudi göçü ve yığılması 1948 ‘e gelindiğinde İsrail adını verdikleri bir devleti kurdular ve ilan ettiler. Evrensel kolektif duygu olan acıma ve merhamet rüzgarının da yardımıyla BM’de İsrail Devleti tanındı ve kabul gördü.

Amerikan emperyalizmi ortadoğuda bu kurulan devleti baştan beri besledi, destekledi ve ileri bir karakolu ve eyaleti olarak gördü ve her biçimde ve her konuda destekleyip korudu. İsrail kurulduğu zamanki haliyle durmadı. Amerikanın destegi ile her gün her mevsim sınırlarını genişletmenin çabası içinde oldu. Her fırsatı topraklarını genişletmek amacıyla değerlendiren İsrail önce istila sonra işgal ediyor ve işgal ettiği bir bölgeyi bir süre sonrada ilhak ederek kendi toprağı ilan ediyor. 75 yıldır İsrail siyonizminin öldürdüğü filistinlileri görmeyen, Birleşmiş miletler’in aldığı hiç bir karara uymayan İsrail’in saldırganlığına ses etmeyen, Filistin topraklarında yeni yerleşimler açan ve filistinlilere hapishane yaşamı dayatan ve yaşatan İsrail’e ses çıkarmayan Dünya’nın bu sahtekar efendileri şimdi bir ağızdan İsrail’in kendini savunmasına destek olacaklarını koro halinde çığırarak ilan etmiş bulunuyorlar. Bu mantığa göre ölen israil’li siviller çok değerli Ama 75 yıldır öldürülen Filistinli siviller, çocuklar, kadınlar önemsiz ve değersiz. Filistinli sivil halkın yaşadığı Sabra ve Şatilla yerleşimlerinde binlerce sivil filistinliyi öldüren İsrail ordusunu ve orduya emri veren ve adı kasaba çıkan Ariel Şaron’u insanlık ailesi unutmuş olamaz.

Her şeyden de önemlisi bugünkü durumun sebebi İsrail’in eylem ve söylemidir. Filistin halkına ve devletine tahamülü olmayan siyonizm felsefesidir. BM nin aldığı iki devletli çözüme pratikte hiç uymayan İsrail’dir. Bu durum bir gerçeklik iken Hamas’ın saldırısında ölen İsrail’li sivileri gerekçe yaparak İsrail’in arkasında destek için dizilmek tam bir ahlaksızlıktır. Ancak bu ahlaksızlık bu efendilerin ilk alametifarikası değildir. Bu efendilerin yakın tarihlerine bakmak bile bunların ne kadar alçak ve ahlaksız zorbalar olduğunu görmeye yeter. Amerikanın Vietnam’da öldürdüğü insan sayısı 3 milyondur. Vietnam’a attığı bombaların her metrekareye düşen miktarı 2,5 tondur. İrak’ ta bir milyon insanın ölümüne yine Amerika emperyalizmi imza atmıştır. Suriye, Libya, Ukrayna ve pek çok yerde Amerikanın yaptıkları ortadadır. Hiroşima ve Nagazaki…vd. vd. Saymakla bitmez Fransa’nın Cezayir’de bir milyonu aşkın insanı öldürdüğünü hatırlamak gerek. İtalya’nın Libya’da yaptıklarını da tabi. Ve Almanya’nın ikinci Dünya savaşını insanlığa yaşatmasını da hatırlayalım. Şimdi Hamas bir saldırı yaptı diye dünyanın iki yüzlü efendileri Amerika, İngiltere, Fransa, italya, Almanya vd. İsraili destekleyeceğini açıkladılar. Peki şimdiye kadar Filistinliler ölürken niye sesiniz çıkmadı diye bu efendilere sormak gerekmez mi? İki yüzlü ve ahlaksızsınız. Emperyalist ve pragmatistsiniz. Orman yasalarını yaşattığınız için henüz insanlaşmanın geri ve ilkel bir aşamasındasınız. Yani efendiler demek istediğim henüz hayvanlık aşamasından çıkamamış bulunuyorsunuz.

Bu yazıyı yazarken İsrail’in soyonist hükümetinin ” savaşta kuralsızlık” kararı aldığını ve ordusuna kuralsız savaşın emri verdigini TV’ ler haber olarak vermekte. Bu şu demektir; Gaze’de herkesi öldürün. Bu barbarlığa bakalım dünyanın ilkel efendileri bir şey diyecekler mi? Hamas’ın sivilere yönelen saldırılarını kınıyorum . Lanetliyorum. Aynı zamanda Hamas’ı kuranın da bizat İsrail olduğunu belirterek İsrail’i de mazlum filistinlilere uyguladığı katliam ve zulümden dolayı lanetliyor ve kahrolsun siyonizm diyorum.

Doğan Karaağaç

10 Ekim 2023