Aydın milletvekili Süleyman Bülbül’ün de içinde bulunduğu 4 kişilik bir ekip, Narin olayını incelemek için Diyarbakır’da ziyaretlerde bulunuyor.

Süleyman Bülbül’ün açıklamalarına göre;2008-2016 arasında ülkemizde kaybolan çocuk sayısı toplam 104 bin 531. Devletin kurumlarının ne hale geldiğinin açık göstergesi. Suç mağduru çocuklar ise 2024 verilerine göre. 237 bin 739.

Çocuklarımızı koruyamıyoruz.

Belki de bu nedenle sokakta çocuk göremiyoruz.

Aileler, çocuklarını sokağa çıkarmaktan korkuyor.

Okula kendisi getirip, götürüyor, çocukları bilgisayar başına mahkum ediyor.

Böylelikle çocukların fiziki varlıkları belki korunuyor.

Ama ruhsal olarak gelişmelerinin önüne geçilmiş oluyor.

Bu anlamda da çocuklara karşı bir başka suç işleniyor.

Çocuklarımızı sağlıklı bir çevrede nasıl büyütebiliriz?

Ancak, sağlıklı bir toplumda çocuklar büyüyebilir.

Şimdi sağlık tanımını bir kez daha yapmak istiyorum:

Sağlık; insanın bedenen ruhen ve sosyal yönden iyi hissetmesi halidir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından sağlık sadece hastalık veya sakatlığın olmaması değil tam bir fiziksel ve sosyal iyilik hali olarak tanımlanmaktadır. Ulaşılabilir en yüksek sağlık standardından yararlanma her insanın en temel insan haklarından biridir.

Acaba kaç çocuğumuz bu iyilik halinden faydalanabilmektedir.

İyilik haline ulaşmak için acaba kaç birey çaba harcamakta..

Sağlıklı toplum inşa edilmeden çocuklar kurtulamaz…