Bugün CHP’nin kuruluş yıldönümü.

CHP sonsuza dek var olsun ama var olurken de değerlerinden kopmasın.

CHP bugün itibariyle kendi kimliğini yeniden kazanması gereken bir parti konumunda…

Zaman içinde partilerin kimliklerine yeni eklentiler olabilir.

Örnek vermek gerekirse, bir dönem CHP, sosyal demokrat kimliğine yanaşmıştır.

Tıpkı bir gemi gibi rotasını bu tarafa çevirdi..

Avrupa’daki sosyalizmden de etkilendi

Ama özünde bağımsızlık ve özgürlük ilkesi olan bu partinin yanaştığı başka limanlar da oldu.

Son dönemde hemen hemen her limana uğrayan ve nereye demir atacağını bilmeyen bir gemi gibi.

Nitekim, Genel Başkan Kılıçdaroğlu da gemiyi bir limana yanaştırmaktan söz etmekte…Ama hangi limana?

Oysa bu gemi, tam100 yıl önce İzmir limanına yanaştı.

Buradan bir hikaye çıkarmakla kalmadı, devlet kurdu..

Kendi kurduğu ülkede CHP’nin limansız kalması büyük trajedi değil mi?

100. yılında limanı olmayan bir gemi…

Demek ki “memleketin bütün tersanelerine girilmiş, bütün kaleleri zapt edilmiş, orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bir fiil işgal edilmiş olabilir”

Gemi bu nedenle liman bulamıyor olabilir…

CHP’nin bu ahval ve şartlar altında, bütün limanları gezmek gibi bir lüksü yok.

Liman CHP olmalı…

Sen, ben ve biz CHP’nin limanına güvenip, gemilerimizi yanaştırabilmeliyiz…

CHP liman arayacak bir parti olmamalı..

CHP limanın ta kendisi olmalı.

Halkın beklentisi de, liman arayan bir parti değil, bizzat liman olabilen partidir..

Nice nice yıllara…

100. yılı, CHP’ye kutlu olsun