Ana Sayfa Yazarlar 3.05.2023 959 Görüntüleme

Yazar , Şair , Ressam, Aktivist. Evin Burası Platform Kurucusu

EFSANE HOCA.. İBRAHİM KAFADAR

Nasıl yazacağım ya da nasıl anlatmalıyım diye kendimle savaştığım bir yazıdayım. O’nu anlatmak sayfalara sığmaz ki.. Hele hele yaşananlar, yaşadıklarımız ve O’na karşı hissettiklerimizi tüm arkadaşlarımın adına kelimelere dökmek zor. Ama O bize hep zorluklarla savaşmayı, kazanma arzusunu, disiplini ve en sonunda gelen zafer duygusunu yaşamayı öğretti.

Öğretmenler çok sevilir, hele hele lise dönemlerindeki öğretmenler. Bir çok üniversite okuyabilirsiniz, ama asla bir daha Lise yıllarına dönemezsiniz. O bize böyle demişti, ilk beden eğitimi dersimizde. “Çocuklar, liseden mezun olduğunuz da bir daha asla liseli olamayacaksınız. Hayatınızın, en önemli ve sizi hayata hazırlayan öğrenim hayatınızın en güzel dönemleri bu yıllar” Bu ilk konuşmaydı karşısında hazırol da bekleyen, liseli olmuş ve kendini büyümüş hisseden o küçücük gençlere yani bizlere söylediği. Bu söz bizlere yıllar içindeki O’nunla olacak sevgi ve saygı dolu beraberliğimizin ilk konuşmasıydı.. Asla son olmayacak öğretilerinin başlangıcı olacak ilk konuşma. O’nu hep duymuştuk üst sınıflardaki abi ablalarimizdan. O’na hep “Hocam” diye hitap ederlerken diğerlerine Öğretmenim diye sesleniyordu. Bunun nedenini liseden mezun olurken anlayacaktık. O kadar çok yaşadıklarımız var ki onunla… Hangi birini yazsam, hangi birini anlatsam… Kaya Aldoğan Lisesi Türkiye Liseler tarihinde birçok ilklere imza etmiş bir lisedir. Öğretmenleri haksız yere sürüldüğü için ailelerinin de destek verdiği lise boykotuyla öğretmenlerini geri alan bir lise, O’nun ve rahmetli müzik öğretmenimiz Ahmet Dilek ‘le müziklerinden, koreografisine, kostümlerine kadar oluşturup Türkiye’ de bir ilk olan ve büyük ses getiren ilk Dans Grubu. Yıllar sonra Anadolu Ateşi olarak izlediğimiz dans grubu aslında Kaya Aldoğan Lisesinde kurulan Dans Grubunun daha profesyoneli olarak sahnelere çıktı. Dans grubumuz büyük bir işi başarmıştı. Anadolu motifleri ve figürleriyle Modern Dansın birleştiği ilk gruptur. Ve bando takımı… Bizden önceki abi ve ablalarımızla başlayan Bando takımı. Özel getirilen trompetler, cam dediğimiz trompetler ve ilk kırmızı, krem rengi yapılan kıyafetler. Ve.. Kapra kara kapkara tatte… Tafatefe tafatefe es tatte.. diye ezberlediğimiz bando notaları.. Hala unutamadığımız.. Ve şimdi yine bir Mayıs ayında hazırlıklara başlanan Veteran bandomuzun unutulmayan melodileri.. O yine her zaman başımızda 

Mayıs ayının 3 ü bugün, O’nun doğum günü. Hiç unutmadığımız bir gün.. Tıpkı lise yıllarımızdaki 19 mayıs törenlerini unutmadığımız gibi. 23 Nisan törenlerinden çok önce başlardı hazırlıklar. Okulumuzun yanındaki tek saha olan yer törenlerin kutlandığı yerdi.19 Mayıs çok önemliydi. Ve tören için gösteriler O’nun idaresinde şekillenirdi. Tek lise olmamızın verdiği avantajla çok iyi ve harika gösteriler yapmak için, aylar önce hareketlere başlardık.

Kusursuz ve disiplinli yönetimiyle her prova sanki bayram günüymüşçesine önem kazanırdı. Lise 2.sınıftaydım,yine bir 19 Mayıs hazırlıklarının son provasında sahadaydık. Seramoni sıralamasıyla bizler bekliyorduk.. En arkada yaklaşık 250-300 kişilik öğrencilerin arasında asla görünmeyecek bir yerde elim arkada sıramızın gelmesini ağzımda sakızla beklerken birden mikrofonda bir ses yankılandı tüm sahada “Yeşim, o sakızı çıkar ağzından” Allah’ım o anı dün gibi hatırlıyorum. Nerden, nasıl gördü beni, o kadar öğrencinin arasında Herkes kafasını bile çeviremezdi. Düzeni bozmamak adına. O sesi duyunca bir solukta yuttum sakızı. Ve bir daha o günden sonra asla sakız çiğnemedim. Bu yaşa geldim hala çiğnemiyorum. Sonrasında son provayı yaptık ve okulumuza döndük. Her zaman olduğu gibi okulun merdivenlerine çıktı ve ertesi günkü tören için son konuşmasını yaptı. “Yarınki törende, resmi geçitte ve sonrasında elinizdeki aksesuar, şapkanız vs düşse bile eğilip almayacaksınız. Hep ileriye bakacaksınız Bayılan arkadaşınız olursa biz müdahale ederiz, yerinizden, çizginizden bir cm bile kıpırdamayacksınız. Törenin başlayacagı okulumuzdan çıkıp, tören bitiminde okulun bahçesine gelinceye kadar, düzeninizi bozmayacaksınız. Erkekler traşlarınızı olun, kızlar makyaj istemiyorum. Yarın Kaya Aldoğan Lisesine yaraşır bir şekilde sabah sizi burada görecegim. Mutlaka kahvaltınızı yapın, aç gelmeyin. Sabah herkesi saat 07:00 hazır vaziyette burda görücem. Dagılabilirsiniz şimdi ” Ve ve. Ertesi gün. Bayram sabahı. Herkes tertemiz, saçlar traşlı, kahvaltılar edilmiş, bando takımı trompetlerini, davullarını almış. O bembeyaz spor takımlar içerisinde merdivenlerde ” Rahat.. 19 Mayıs töreni için Kaya Aldoğan Lisesi HAZIROL.

Komutuyla okuldan çıkan bizler… Müthiş bir kalabalık. Biz kimselere el sallamadan, sadece gözlerimizle farkettiğimiz ailelerimizi orda görmenin sevinci O’nun sözlerinin bilinciyle hep ileriye bakan liseliler. Tören başlangıcı..şiirler,gösteriler sonrası resmi geçit.. Ve müthiş bir düzenle tekrar okula geliş… O’nun merdivenlere çıkıp SİZLERLE GURUR DUYUYORUM ÇOCUKLARIM. KAYA ALDOĞAN LİSESİ İÇİN 3 DEFA…. SAOL.. SAOL.. SAOL dedikten sonra yüzündeki o çok sevdiğimiz gülümsemesiyle bütün okulun O’na koşup “Hocam.. Nasıldık ama..” sözleriyle O’na sarılmamız. Sevinç, gurur, onur ve genç yüreklerimizin heyecanı.. Nasıl unutulabilir ki bu duygular. O’nun gülümsemesi. Lise son sınıftayken havalar ısınınca birazda lise son olmanın, okulun hem yaramaz, haşarı ama her konuda başarılı, okulu sırtlayan ve her şeye rağmen saygılı olan bizler okuldan kaçardık. Zaten birimiz yoksa diğerlerimizde olmazdı. Ögretmenlerimiz bunlar yok gene diye disiplin kuruluna, müdürümüze giderlerdi. Ama O eliyle koymuş gibi bulurdu bizi Cafe Maison da. Bizler çay sigara muhabettindeyken arkamızda bitiverirdi. Yürüyün okula sözüyle, şaşkınlıklar içerisinde okula koşardık. Ceza almazdık nedense. “Evet yaramazlar, afacanlar ama okulun en başarılıları, ünv sınavına girecekler biraz rahat bırakalım. Gözüm üstlerinde, merak etmeyin” diye bizi savunmasını çokkk yıllar sonra ögrendik. Spor kelimesinin anlamını ilk O ögretti bize.

Spor Sistem-Program-Organizasyon-Rekor demektir çocuklar. Hayatta böyledir. Sistemli olup, programlı yaşarsanız, organızasyonunuzda olduysa Rekor yani başarı hep sizinle olur.

Öğretmenler ve Öğrenciler aralarında hep bir bağ olan çok özel insanlardır. Hele ki hayatınıza dokunan ve karakterinizin gelişmesinde pay sahibi olan öğretmenleriniz varsa.

O ögretmenlerden biride O. Bizlerin, bizden öncekilerin, ve bizden sonrakinlerinde Hep HOCA olarak seslendiği ve sesleneceği EFSANE HOCAMIZ İBRAHİM KAFADAR Yeni yaşınızda size sunabildiğimiz tek şey SİZİ ÇOK SEVEN KALPLERİMİZ VE SİZİN ÖGRENCİNİZ OLMAKTAN DUYDUĞUMUZ ONUR VE GURURUMUZLA BİRLİKTE SİZİN BİZLER İÇİN DAİMA EFSANE HOCA ‘MIZ OLARAK YÜREKLERİMİZDEKİ KOCAMAN YERİNİZ.

Bizden öncekiler, bizler ve bizden sonrakiler.. Torunlarınız olan çocuklarımız..hepimiz sizin karşınızda o güzel gülümsemenizle hep HAZIR OLDA olacağız.

EFSANE HOCA İBRAHİM KAFADAR Tüm ögrencileriniz adına 3 Kere SAOL.. SAOL.. SAOL

Saygı ve sevgilerimizle YEŞİM AKINCI KAYA ALDOĞAN LİSESİ

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Hazır Site web sitesi kurma webmaster By Uzman Tescil