Cumhuriyet’in 100. yılında bardağın dolu tarafını görmeye çalışan bir yazı yazmaya karar verdim.
En azından, Orta Doğu ülkesi değiliz.
En azından, radikal islamcıların savunduğu gibi eve hapsedilmiş kadın değiliz.
En azından, kendi dilimizle konuşup yazarken utanç duymuyoruz.
En azından, eğitim hayatlarımız cahiliye devrindeki gibi değil.
En azından, özgürlüğümüzün bedelini ödemek konusunda cesaretimiz var ve yazmaya devam ediyoruz.
En azından, haber verme özgürlüklerimizi kısıtlamak isteyenlere karşı dik duruşumuzu sürdürüyoruz.
En azından, Mustafa Kemal Atatürk gibi çağdaşlaşma öncüsü bir lider tarafından yönetildik.
Her türlü gerici eyleme karşı duracak bir donanımla yetişmiş bireylerimiz var.
Bugün yaşadığımız olumsuzlara rağmen Cumhuriyet halka mal olmuştur.
Halka mal olmuş bu güzel günü alanlarda kutlayan Kuşadası halkı çelenklerini Atatürk Anıtına bırakırken, minnetini belirtmekten geri durmadı.
Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel de kentin her yanını minnet duyguları ile donattı.
Bardağın boş olan tarafları da var. Hala bu kutlu günün öneminin fakında olmayanlar elbette ki boş..
Boş olan tarafını boş bırakmakta fayda var…
Biz dolu tarafına bakıyor ve Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Cumhuriyet’in tüm kurucu unsurlarına saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz…